31 Aralık 2010 Cuma

Mutlu Yıllar...

Herkese sevdikleriyle geçirecekleri, mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir yeni yıl diliyorum. Bizler için hayırlı olan tüm dileklerimiz gerçekleşsin. Daha önce bahsettiğim yılbaşı ağacımızın fotoğrafını nihayet çekebildim. Ama gün ışığında çekme fırsatı bulamadığım için akşam manuel çektiğim pozu yayınlamak durumundayım. Evimize  gelip görememiş sevdiklerimizle, bana göre çok şık olan ağacımızın görüntüsünü paylaşmadan edemedim.

İyi seneler...

15 Aralık 2010 Çarşamba

Yeni Yıl Geliyor


Bu sene evimizde ilk yeni yılımızı karşılayacağız. Eşimin yeni yıl ağacı süsleme fikrine pek sıcak bakmamıştım ama Ikea'da gördüğümüz süslere ilk hamle yapan ben oldum. Kısıtlı vaktimize rağmen çeşitleri görünce kendimizden geçtik. Bu yıl ağacımızı kırmızı-gümüş rengi kombinasyonuyla süslemeye karar verdik. Ikea'dan bir kaç paket süsleme aldık. 2 metrelik ağacımızı ise Ankara'ya gelince aldık. Ağaç ararken çeşitli hiper marketlerdeki süslere de baktık ama hiçbiri Ikea'daki SNÖVİTA serisi kadar orjinal ve uygun fiyatlı değildi. Ağacımızın altına yaymak için ise diğer favori mağazamız Tchibo'dan organze kumaş aldık. Severek sakladığım bir kaç eski süs ve ufak tefek dekoratif eşyalar ile salonumuza yeni yıl havasını yansıttık. İlk fırsatta ağacımızın fotoğraflarını çekip paylaşacağım. Ikea web sitesine bakınca yılbaşı ürünleri arasındaki tepsi peçete ve saksılarda aklım kaldı. Ne yazık ki hemen erişmemiz mümkün değil. Ankara Ikea'nın açılmasını hevesle bekliyoruz ama sanırım ilk bir kaç ay izdiham yaşanacaktır.



Scone deneyimi

Bir önceki yazımda belirttiğim scone tarifini denedim. Gayet leziz oldu. Bir taraftan diğer yemeğim için düdüklü tenceremi ilk kez kullanma telaşı yaşadığımdam fotoğraflayamadım. Pazar günü markette blueberry bulamadığım için ben sade scone yaptım. Siz arzu ederseniz çeşiti kuru meyva ve çerezlerle deneyebilirsiniz. Ben henüz artan yumurta aklarını için bir kullanım alanı yaratamadım kendime. Bir dahaki scone yapışımda yumurta aklarını fellah köftesi için kullanmaya gayret edeceğim. Uzun zamandır istiyorum henüz deneme fırsatı yakalayamadım.

10 Aralık 2010 Cuma

Yeni keşfim

Bugün internette, balayında tattığımız ve eşimin hayranı olduğu scone tarifini ararken yeni bir yemek blogu keşfettim. Blogları, web sitelerini, takip ederim diyen ben nasıl oldu da bugüne kadar keşfetmedim bilmiyorum. Kendimden utandım. Çünkü 4 yıldır yayında olan ve bir çok ödül almış, basında hakkında çok sayıda haber çıkmış bu bloga nasıl rastlamadım anlayamadım. Bu alanda ilginiz varsa kaçırmayın derim. Üniversite yıllarında yemek yapmaya başlamış Cenk Sönmezsoy'un blogu kolay anlaşılan ve kendi çektiği fotoğraflarla tamamlanan tarifleriyle sizi bağımlısı yapmaya aday.

9 Aralık 2010 Perşembe

İlk yazı...

Hakkımda kısmına bu blogu oluşturmadaki amacımı yazdım ama blogun amacı paylaşmak ya:) ilk yazımda biraz daha bilgi aktarmak istedim kendimle ilgili. Anlatmayı hep sevmişimdir; başımdan geçenler, gittiğim yerler bilinir çevremdekiler tarafından. Ancak paylaşınca tam olarak yaşamış hissederim o tecrübemi. Bunları yazıya dökme zamanı geldi artık.
İstanbul’da doğdum büyüdüm.  Sosyoloji eğitimi alırken akademisyen olmayacağıma karar verip İnsan Kaynakları alanında stajlar yapmaya başladım. Artık kariyer hedefimi bulmuştum. 8 yıl kurumsal firmalarda İnsan Kaynakları alanında,  mesleğine gönülden bir “İK’cı” olarak çalıştıktan sonra Temmuz 2010’da evlenerek Ankara’ya yerleştim. Evime, mutfağıma, Ankara’ya, evlilik hayatına alışmayla geçen 3 aydan sonra yine kurumsal bir yapıda mesleğimi devam ettiriyorum.


Peki bu blogda neler olacak? Bu blogda başka şeyler de aktaracağım. Mutfaktaki denemelerim, gezip görme fırsatını yakaladığım yerler, memnun kaldığım restaurant-cafeler, ilgimi çeken internet siteleri, görseller ve çook ihmal ettiği fotoğrafçılık alanındaki konular olmasını hedefliyorum burada. Her zaman meraklıydım mutfağa. Ailem, arkadaşlarım benim yaptıklarımı beğenirlerdi ama genelde “eğlenceli” şeylerdi hazırladıklarım; tatlılar, kurabiyeler, pratik yemekler... Hazır çorba dışında hiç çorba yapmamıştım meselaJ Evde geçirdiğim bu 3 ayda tam bir öğünü oluşturan yemekler konusunda kendimi geliştirmeye başladım. En büyük yardımcım telefonun diğer ucundaki annem oldu. En büyük keyfim de fırsat buldukça televizyondaki yemek programları ile internetteki site ve blogları takip etmek. Daha yolun başındayım. Ama denediğim, çıkan sonucun başarılı olduğu tecrübelerimi burada paylaşmayı hedefliyorum.


Fotoğrafçılığa gelince... Bir 40 Harami olarak hep hayalini kurduğum portfolyoya sahip olamadım henüz. Etrafımdan övgüler alsam da, aldığım eğitime ve sahip olduğum makinaya layık fotoğrafları hala çekemediğimi düşünüyor ve ilgili sitelerde yayınlamaya çekiniyorum. Artık blogumda yayınlamaya başlayabilirim denemelerimi.


Gezdiğim yerleri bol bol fotoğraflamayı ve bunları büyük bir özenle dakika sırasında derleyip saklamayı, kendi fotoğraf hikayesi arşivimlerimi oluşturmayı seviyorum. Görme fırsatı yakaladığım yerleri küçük notlar ve fotoğraflar eşliğinde paylaşmak istiyorum blogumda.


Umarım tüm bu istediklerimi düzenli olarak paylaşma fırsatı bulurum.


Hayat paylaştıkça güzel...